Borges’in sanırım yazdığı en ilginç ve çarpıcı
anlatısı. Yalnızca bir öykü olmaktan çok öte, felsefi ve toplumbilimsel
derinliğe de sahip “Yolları Çatallanan Bahçe.” Anlatı labirentinde kaybolmanın
bir anlatıcı için ne anlama geldiği bundan daha iyi hikaye edilemezdi diye
düşünürüm. Özellikle yazıyla edebi düzlemde haşır neşir olanların başucu
niteliğinde bir eser.
Bugüne kadar edebiyat ve eleştiri kuramlarıyla
haşır neşir olmuş Tery Eagleton’un ilk ve tek romanı. Buna esprilerin,
küfürlerin gırla gittiği oldukça eğlenceli felsefi bir roman diyebiliriz.
Witgenstein, Bertrand Russal, Bakhtin, bir İRA militanı ve Ulysses’in meşhur
karakteri Leopold Bloom bir araya gelip bol bol tartışırsa ne olur? Azizler ve
Alimler olur…
Bir dönem romanı "Gece ve Gündüz." Virginia Woolf’ün
modernist üslubuna alışkın olanlar gerçekçi üslupla yazdığı bu romanı
okuduğunda “yadırgayabilir.” Çünkü ikinci romanı bu ve sonraki güçlü
romanlarının da habercisi. Kadın hakları, sınıfsal eşitsizlik, özgürlük ve aşk bu
romanın temel dokusunu oluşturuyor.
Gerek kurgusu gerek üslubuyla etkileyici, öykü ve
masal diliyle harmanlanmış bir roman. Çöplüğün üzerine inşa edilmiş bir mahallenin
masalını anlatıyor Latife Tekin bu romanda. Güzel bir masal roman.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder